Bulgaristan ve Türkiye arasında geleceği taşıyan hat
Türkiye ile Bulgaristan arasındaki yeni enerji koridoru, yalnızca gaz taşıyan bir hat değil; Avrupa’nın enerji güvenliğini, bölgesel istikrarı ve yeşil dönüşüm vizyonunu şekillendiren stratejik bir adım. Bu ortaklık, Balkanlar’ın geleceğinde yeni bir enerji paradigmasının kapısını aralıyor.
Balkanlar’dan geçen her hat, sadece enerjiyi değil; tarih, strateji ve geleceği de taşıyor. Türkiye ile Bulgaristan arasında inşa edilen enerji koridoru da bu anlamda sıradan bir proje değil, çok katmanlı bir paradigma değişiminin habercisi olarak görülebilir.
Bugün, enerji sadece ekonomik bir konu değil; uluslararası ilişkilerin anahtarı, diplomasinin dili ve güvenlik politikasının merkezindedir. Bu bağlamda Türkiye ile Bulgaristan arasındaki enerji ortaklığı, yalnızca iki ülkenin değil, Avrupa'nın enerji güvenliği açısından da kritik önemdedir.
Tarihten gelen komşuluk, enerjiyle taçlanıyor
Türkiye ile Bulgaristan arasındaki diplomatik ilişkiler, zaman zaman iniş çıkışlar yaşasa da son yıllarda büyük bir ivme kazanmış durumda. Bu ivmenin temelinde ise enerji yatıyor.
2023 yılında imzalanan doğal gaz tedarik anlaşmasıyla Türkiye, Bulgaristan’a doğrudan gaz ihraç etmeye başladı. Bu sadece bir ticaret anlaşması olmayıp; aynı zamanda Avrupa Birliği’nin enerji arz güvenliği stratejisine Türkiye’nin doğrudan katkı sunduğu bir dönüm noktası olmuştu.
Türkiye’nin sahip olduğu LNG terminalleri, boru hatları ve yer altı depolama kapasitesiyle Bulgaristan’a sunduğu esneklik, bu hattı Avrupa’nın enerji haritasında özel bir yere koydu.
Enerjide yeni güzergâh: Avrupa’nın alternatif rotası
Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası Avrupa, Rus gazına olan bağımlılığı azaltma yönünde keskin bir arayışa girdi. Bu arayış, gözleri Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP), Türk Akım ve Türkiye’nin enerji altyapısına çevirdi.
Bulgaristan-Türkiye enerji koridoru bu noktada devreye girdi. Türkiye, Azerbaycan gazını TANAP üzerinden alıp, kendi LNG altyapısı ve ulusal iletim sistemi (BOTAŞ) üzerinden Bulgaristan’a ulaştırarak, Avrupa’nın alternatif enerji tedarikçisi hâline geldi. Üstelik sadece bir geçiş ülkesi değil, aktif bir oyuncu olarak!
Kazanan kim? Cevap: İki ülke, bir bölge, bir kıta
Türkiye, bu enerji iş birliğiyle stratejik değerini artırırken, Bulgaristan da enerji arz güvenliğini çeşitlendiriyor. Bu koridor sayesinde Bulgaristan, tek kaynağa bağımlı enerji politikasından çıkarak çok kaynaklı, esnek bir modele geçti.
Ayrıca Türkiye’nin bölgesel enerji merkezi olma vizyonu da bu tür iş birlikleriyle ete kemiğe bürünüyor. İstanbul’daki Enerji Borsası’nın güçlenmesi, fiyatlandırma ve enerji ticareti gibi alanlarda Türkiye’ye büyük avantajlar sağlıyor.
Bu iş birliği, sadece gaz değil; aynı zamanda elektrik, hidrojen ve yeşil enerji yatırımlarını da kapsayacak şekilde genişlemeye adaydır.
Ortak hedef: Yeşil enerji dönüşümünde birlikte yol almak.
Yeni nesil enerji diplomasisi
Bu enerji koridoru, aynı zamanda bölgesel barışın ve istikrarın da bir taşıyıcısıdır. İki ülkenin enerji alanında kurduğu iş birliği modeli, siyasi gerginliklerin ötesine geçerek "ortak çıkar eksenli" bir diplomasi zeminine oturuyor.
Enerji, artık sadece boru hatlarıyla değil, zihniyetlerle de yönetilmektedir. Türkiye ve Bulgaristan arasındaki bu yeni model, Balkanlar’ın geleceğine umut taşıyan bir örnek teşkil etmektedir.
Son söz: Hatlar değil, ufuklar kuruluyor
Türkiye ile Bulgaristan arasındaki enerji koridoru, sadece doğal gaz taşıyan bir boru hattı değil; yeni bir bölgesel vizyonun taşıyıcısıdır. İki ülke, bu enerji hattı üzerinden yalnızca gaz değil; istikrar, kalkınma ve ortak gelecek inşa ediyor.
Unutulmamalı ki enerji koridorları, sadece yerin altındaki zenginlikleri değil, yerin üstündeki iradeyi ve vizyonu da göstermektedir. Ve bu vizyon, Türkiye ve Bulgaristan’ı birlikte büyüyen iki enerji devine dönüştürebilecektir.

Sesler ve Ezgiler
“Sesler ve Ezgiler” adlı podcast serimizde hayatımıza eşlik eden melodiler üzerine sohbet ediyor; müziğin yapısına, türlerine, tarihine, kültürel dinamiklerine değiniyoruz. Müzikologlar, sosyologlar, müzisyenler ile her bölümü şenlendiriyor; müziğin farklı veçhelerine birlikte bakıyoruz. Melodilerin akışında notaların derinliğine iniyoruz.

Darbeler, İhanetler ve İsyanlar
Osmanlı Devleti'nden Türkiye Cumhuriyetine miras kalan darbeci zihniyete odaklanarak tarihi seyir içerisinde meydana gelen darbeleri, ihanetleri ve isyanları Doç. Dr. Hasan Taner Kerimoğlu rehberliğinde değerlendiriyoruz.