
“Büyük Güzel Yasa Tasarısı” ABD’de neleri değiştirecek?
“Büyük Güzel Yasa Tasarısı”, vergi indirimleri, sosyal kesintiler ve göçmenlik politikalarıyla ABD’nin geleceğini şekillendiriyor. Elon Musk’ın eleştirilerine rağmen yasalaşan bu reform, ABD'de ekonomik ve siyasi dalgalanmalara yol açabilir.
4 Temmuz 2025, Amerikan siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası oldu. Başkan Donald Trump’ın imzaladığı “Büyük Güzel Yasa Tasarısı” (Big Beautiful Bill), ülkenin ekonomik ve sosyal dokusunu yeniden şekillendirecek adımlar atarken, aynı zamanda sert tartışmaları da beraberinde getirdi. Vergi indirimlerinden sosyal program kesintilerine, göçmenlik politikalarından enerji sektörüne kadar geniş bir yelpazede değişiklikler içeren bu yasa, Trump’ın “Önce Amerika” söyleminin somut bir yansıması. Peki, bu tasarı tam olarak ne vaat ediyor ve neden bu kadar ses getirdi?
Yasa, 2034’e kadar ulusal borcu 2,8 trilyon dolar artırabilir
Yasanın en dikkat çeken yönü, orta ve işçi sınıfına yönelik “tarihin en büyük vergi indirimi” iddiası. Trump’a göre, bu düzenlemeler sayesinde aileler yılda 10.000 dolar ek gelir elde edecek. Bahşişler, fazla mesai ve Sosyal Güvenlik ödemeleri üzerindeki vergilerin kaldırılması gibi vaatler, özellikle çalışan kesimden destek gördü. Ancak detaylara bakıldığında, bu indirimlerin bir kısmının geçici olduğu ortaya çıkıyor. Örneğin, “Sosyal Güvenlik ödemelerine vergi yok” maddesi yalnızca 2028’e kadar 65 yaş üstü bireyleri kapsıyor.
Şirketler için de önemli teşvikler sunuluyor. Ar-Ge harcamalarının vergiden düşülmesi, yatırımları artırmayı hedefliyor. Ancak eleştirilere göre, bu düzenlemeler uzun vadede yüksek gelirli bireylere ve büyük şirketlere daha fazla fayda sağlayacak. Kongre Bütçe Ofisi’nin (CBO) tahminleri de endişe verici: Yasa, 2034’e kadar ulusal borcu 2,8 trilyon dolar artırabilir.
Sosyal programlarda kesintiler: Kim kaybedecek?
Vergi indirimlerinin maliyetini dengelemek için sosyal programlarda ciddi kesintiler öngörülüyor. Medicaid’e yapılacak %12’lik kesinti, 11-17 milyon kişinin sağlık sigortasını kaybetmesine yol açabilir. Ayrıca Medicaid alıcıları için ayda en az 80 saat çalışma zorunluluğu getiriliyor. Bu durum, özellikle düşük gelirli aileleri ve engelli bireyleri zor durumda bırakabilir.
Gıda yardım programı SNAP’ta da 300 milyar dolarlık kesinti planlanıyor. Bu, 40 milyon kişinin gıda yardımlarının azalması veya tamamen kesilmesi anlamına geliyor. Üstelik, SNAP alıcıları için de çalışma şartları genişletiliyor. Eleştirmenler, bu kesintilerin yoksulluğu ve gıda güvensizliğini artıracağını savunuyor.
Sınır duvarı ve kitlesel sınır dışılar
Yasa, göçmenlik ve sınır güvenliğine rekor düzeyde fon ayırıyor. Sınır duvarı inşası için 46,5 milyar dolar, gözaltı merkezlerinin kapasitesini artırmak için 45 milyar dolar ayrılıyor. ICE’nin bütçesi 10 milyar dolardan 100 milyar dolara çıkarılarak, yılda 1 milyon kişinin sınır dışı edilmesi hedefleniyor.
Yasal göçmenlik süreçleri de maliyetli hâle getiriliyor. Sığınma başvuruları için yeni ücretler getirilirken, çocukların gözaltı süreçlerindeki yasal korumalar azaltılıyor. Bu durum, insan hakları örgütlerinin tepkisini çekiyor.
Fosil yakıtlara destek, temiz enerjiye darbe
Yasa, fosil yakıt endüstrisini desteklerken, temiz enerji teşviklerini kaldırıyor. Metalurjik kömür için vergi kredisi getirilirken, elektrikli araçlara yönelik teşvikler azaltılıyor. Tesla CEO’su Elon Musk’ın yasaya karşı çıkmasının ardında da bu madde yatıyor. Musk, yasanın “geleceğin endüstrilerini” baltaladığını savunarak Trump ile sert bir tartışmaya girdi. Hatta yeni bir siyasi parti kurma fikrini bile gündeme getirdi.
Trump vs. Musk ve parti içi gerilimler
Yasanın kabul sürecinde en dikkat çeken gelişme, Trump ile Elon Musk arasındaki kamuoyu önündeki çekişme oldu. Musk, yasanın bütçe açığını patlatacağını ve teknoloji sektörüne zarar vereceğini öne sürdü. Trump ise Musk’ı “çılgın” olarak nitelendirerek, eleştirilerinin kişisel çıkarlardan kaynaklandığını ima etti.
Demokratlar ise yasayı “zenginlere hizmet eden” ve sosyal devleti zayıflatan bir adım olarak görüyor. Hatta bazı Cumhuriyetçiler bile bütçe açığı endişelerini dile getirdi. Yasa, Senato’da 51-50 ve Temsilciler Meclisi’nde 218-214 gibi dar farklarla kabul edildi. Bu da ne kadar tartışmalı olduğunu gösteriyor.
ABD’yi neler bekliyor?
“Büyük Güzel Yasa Tasarısı”, ABD’nin ekonomik ve sosyal politikalarında köklü bir değişimi temsil ediyor. Vergi indirimleri kısa vadede tüketici harcamalarını artırabilir. Ancak uzun vadede bütçe açığı ve borç artışı riski taşıyor. Sosyal programlardaki kesintiler, yoksul kesimleri doğrudan etkilerken, göçmenlik politikalarındaki sertleşme uluslararası tepkilere neden olabilir.
Trump’ın bu hamlesi, ikinci döneminde “Önce Amerika” söylemini hayata geçirme çabasının bir yansıması. Ancak yasanın etkileri, yalnızca ekonomik verilerle değil, toplumsal eşitsizlikler ve siyasi kutuplaşma üzerinden de tartışılacak gibi görünüyor. Elon Musk’ın başlattığı muhalefet, belki de yeni bir siyasi hareketin fitilini ateşleyebilir.
Bir şey kesin: ABD, 2025’te attığı bu adımla sadece iç politikasını değil, küresel etkileri olan bir dönüşümü de başlatmış oldu.

Sesler ve Ezgiler
“Sesler ve Ezgiler” adlı podcast serimizde hayatımıza eşlik eden melodiler üzerine sohbet ediyor; müziğin yapısına, türlerine, tarihine, kültürel dinamiklerine değiniyoruz. Müzikologlar, sosyologlar, müzisyenler ile her bölümü şenlendiriyor; müziğin farklı veçhelerine birlikte bakıyoruz. Melodilerin akışında notaların derinliğine iniyoruz.

Darbeler, İhanetler ve İsyanlar
Osmanlı Devleti'nden Türkiye Cumhuriyetine miras kalan darbeci zihniyete odaklanarak tarihi seyir içerisinde meydana gelen darbeleri, ihanetleri ve isyanları Doç. Dr. Hasan Taner Kerimoğlu rehberliğinde değerlendiriyoruz.