
2020’nin genç jenerasyonu ne yapıyor?
The Guardian’ın 2020’de “geleceğin yıldızları” dediği genç futbolcular, pandemiyle şekillenen kariyer yollarında bambaşka rotalara savruldu. Kimi zirveye tırmandı, kimi kayboldu. Beş yıl sonra, o kuşağın izlerini yeniden sürüyoruz.
The Guardian, her sene yılın en yetenekli elli oyuncusu üzerine bir yazı dizisi oluşturur ve oyuncuların özelliklerini, oynadıkları takımları ve potansiyellerini inceler. Bundan beş sene önce bu içeriği oluştururken Covid-19 pandemisinin etkisinde yıldız olmaya çalışan oyuncuları yine bizlerle paylaşmıştı. Geçtiğimiz günlerde The Guardian Covid-19 pandemisinin futbol üzerindeki uzun vadeli etkileri ve o dönemde “geleceğin yıldızları” olarak görülen oyuncuların nasıl farklı yönlere savruldukları üzerine bir içerik hazırladı. Bizde bu içerikten yola çıkarak beş sene içinde yaşandığı bu içerikten referans alarak sizlere aktarmaya çalışacağız.
Covid-19 salgını sadece sağlık sistemini değil; hayatın ritmini, insanın zihinsel ve fiziksel olarak sarsılmasına neden olan etkileri ardında bıraktı. Beş yıl önce dünyanın bilinmez bir düşmanla olan savaşı hâlâ devam ederken futbol da bu büyük sarsıntıdan payını aldı. Önce oyun durdu. Stadyumlar uzun bir süre sessizliğe büründü. Oyuncular ve teknik direktörler evlerine kapanırken, Kulüpler kapılarına kilit vurdu ve hayat alt üst oldu. Bu noktada bazı oyuncuların kariyerlerinde beklenmedik hızlanmalar yaşanırken kimi futbol insanlarının hayatı bitme noktasına geldi ve yön değiştirdi.
Belki de en sembolik örneklerden biri Trent Alexander-Arnold’dı. Eğer Euro 2020 o yıl oynanabilseydi, belki de İngiltere’nin kaderini değiştiren oyunculardan biri olacaktı. Ancak turnuva ertelendi, 2021 yazındaki turnuva öncesinde Trent sakatlandı ve İngiltere kadrosundan çıkarıldı. Trent Alexander-Arnold, belki o sakatlık yüzünden Liverpool’daki hikâyesi uzatmak zorunda kaldı ve Real Madrid transferi ertelendi.
The Guardian, 2014’ten bu yana her yıl futbolun geleceğini şekillendirecek gençleri seçiyor. Premier Lig kulüplerinden birer “birinci sınıf” oyuncu ve dünyanın dört bir yanından 60 umut vaat eden yeteneği değerlendiriyor. Ama 2020 yılı, diğerlerinden biraz farklı oldu. Pandemi genç futbolcuların en kırılgan olduğu döneme denk geldi. O listenin en parlak isimleri Almanya’dandı. Jamal Musiala, Florian Wirtz, Luca Netz ve Torben Rhein.
Musiala, İngiltere’de büyüyüp Almanya’ya dönen harika yetenek olarak adlandırılıyordu. Chelsea alt yapısından Bayern Münih’e uzanan bir kariyer yolu vardı. Büyük tartışmalar sonunda Almanya millî takımını seçmesi Almanya’nın yeni oyun düzeninin onun merkezinde kurulacağının sinyallerini veriyordu. Wirtz’de Köln alt yapısında başlayan futbol hikâyesini Leverkusen alt yapısına taşımış. Sonrasında Leverkusen A takımında istikrarlı bir şekilde oynayıp adından bahsettirmeye başlamıştı. 2022’de yaşadığı ağır diz sakatlığı, kariyerini ciddi bir şekilde tehdit etmesine rağmen 2023-24 sezonunda Leverkusen’i hem ligde hem de Almanya Kupası’nda şampiyonluğa taşıyan performansı ile tekrar canlandı. Sonrasındaki sezonda toplamda 53 maçta 20 gol 17 asistlik performans ile sahneye çıktı ve bu sezon başında Liverpool’a 140 milyon euro ile transfer oldu. Luca Netz Bundesliga’da 100’den fazla maça çıkarken, Torben Rhein Hollanda’da Emmen formasıyla futboluna yön veriyor. Dört yıl önce “geleceğin umudu” dediğimiz bu isimler şimdi bulunduğu takımlarda Avrupa sahnesinde kalıcı rollere sahipler.
Her hikâye ışıltılı ve parlak bir şekilde ilerlemedi
Kolombiyalı Jhon Durán, Aston Villa’da umut vaat ededen genç bir oyuncuydu. Aston Villa’da Emery’nin göreve gelmesi ile birlikte kendini kanat forvet pozisyonunda bulan genç oyuncu 2023-2024 sezonunda toplamda 36 maça çıktı ve 7 gollük bir katkı verdi. Envigado ve Chicago Fire sonrasında geldiği Aston Villa’da 2022-2023 sezonunda 12 maçta skor yapamayan bu her geçen gün daha da yükseliyordu. 2024-2025 sezonunun ilk yarısında Aston Villa ile 30 maça çıkıp 10 gol atan Jhon Duran, 77 milyon euro bonservis ile Al-Nassr’a satıldı ve 2025 yılı kış transfer döneminin en pahalı transferi olmayı başardı. Suudi Arabistan’da yaşadığı sakatlıklar ve kadroda oyuncularla yaşadığı iletişim sorunları nedeniyle sadece 18 maça çıkan Duran, 22 maç ve 12 gol ise Suudi Arabistan sezonunu tamamladı. Yüksek maaşı ve sakatlık raporlarındaki tutarsızlıklarından dolayı Avrupa’nın önde gelen takımları tarafından tercih edilmeyen Duran, her fırsatta Avrupa’ya geri dönme isteğini dile getirdi. 2025-26 sezonunun başında Fenerbahçe’ye 1 yıllığına kiralanan Jhon Duran, imza parası ve menajer komisyonuyla birlikte 20 milyon euro’nun üzerinde bir maliyet oluşturuyor. Bu sezon Fenerbahçe’nin üç hazırlık, altı resmi maçında oynayan Duran, şu süreçte sadece bir gol attı. José Mourinho’nun eleştirileri, sahadaki enerjisi kadar başına da dert açtı. Millî takımda yaşadığı tartışmalar ve 27 Ağustos’ta patlak veren kemik iltihabı sakatlığı her geçen gün kariyerini daha da bilinmez bir rotaya sokuyor.
İtalyan Wilfried Gnonto da farklı bir yoldan geçti. Henüz 16 yaşındayken Inter’den ayrılıp Zürih’e gitmesi cesur bir karardı. İsviçre’de parladı, Leeds United’a transfer oldu. Premier Lig’de güçlü bir ilk sezon geçirse de takım küme düştü. Bugün hâlâ ayrılık söylentilerinin ortasında olmasına rağmen 120’den fazla maça çıktı. Erken alınan riskin ceremesini çekmesine rağmen İtalya millî takım kadrolarına çağrılmaya devam ediyor. Fakat hâlâ üzerine takım inşa edilecek potansiyelini gösteremedi.
2020’de Guardian listesinde yer alan 20 Premier Lig oyuncusu da pandeminin açtığı bu belirsizlikte kaybolmadan bu yıkıcı futbol ikliminde var olmaya çalışıyor. Sheffield alt yapışan yetişen santrafor Antwoine Hackford, bu sezon Lig bir ekibi AFC Wimbledon’a kiralandı ve kendini ispatlamaya çalışıyor. Newcastle yetiştirmesi Michael Ndiweni, kendini yetiştirmek için İskoçya’nın Annan Athletic’i şansını denedi. Arsından Ashington’da şansını denedi ve Premier Lig sahnesine çıkacak potansiyeli göstermedi. O listedeki birçok İngiliz oyuncu beklentiyi karşılayamadı ve Avrupa’nın dört bir yanına dağıldı.
O listede Arsenal’in çok büyük umutlar beslediği İspanya uyruklu Charlie Patino’da kiralık gittiği Blackpool ve Swensea City’de beklentileri karşılayamadı. 2024-2025 sezonunda Deportivo La Coruña’ya transfer olan oyuncu takımının yenilgisiz La Liga’ya yükselme yolcuğunun temel parçası oldu. Beş yıllık bir gecikme ile gelen bu çıkış sonrasında bizlere neleri izletecek merakla bekliyoruz.
Bugün o 20 oyuncuya baktığımızda, yollarının Premier Lig’den İngiltere’nin dokuzuncu ligine kadar uzanan uzun ve derin bir yol görünüyor. Aynı yaşta yola çıkanlar, artık bambaşka evrenlerde futbol oynuyor. Musiala ve Wirtz gibi isimlerin zirveye çıkmaması için neredeyse mucize gerekirdi; diğerleri içinse tam tersi geçerli oldu. Hoş bu Musiala ve Wirtz’in de tam anlamıyla zirve çıktıkları tartışılıyor. 2020’nin gençleri, yalnızca yetenekle değil, dayanıklılıkla da sınanan bir nesil. Ve bu sınanma, futbolun sadece sahada değil, zamanın getirdiği sakatlık, hastalık ve sosyal medya baskısı gibi sebeplerle de sınandıkları bir dönem. Zamanla mücadele eden bu oyuncu grubu futbolun, tıpkı hayat gibi hiçbir garantisinin olmadığı gerçeğini en acı biçimde öğrendi. Ve pandemi aslında tüm insanlığa da hayatın garantisinin olmadığını hatırlattı.

Sesler ve Ezgiler
“Sesler ve Ezgiler” adlı podcast serimizde hayatımıza eşlik eden melodiler üzerine sohbet ediyor; müziğin yapısına, türlerine, tarihine, kültürel dinamiklerine değiniyoruz. Müzikologlar, sosyologlar, müzisyenler ile her bölümü şenlendiriyor; müziğin farklı veçhelerine birlikte bakıyoruz. Melodilerin akışında notaların derinliğine iniyoruz.

Darbeler, İhanetler ve İsyanlar
Osmanlı Devleti'nden Türkiye Cumhuriyetine miras kalan darbeci zihniyete odaklanarak tarihi seyir içerisinde meydana gelen darbeleri, ihanetleri ve isyanları Doç. Dr. Hasan Taner Kerimoğlu rehberliğinde değerlendiriyoruz.