Ballon d’Or: Altından bir ödül ve adaleti

Haberin Eklenme Tarihi: 2.10.2025 12:29:00 - Güncelleme Tarihi: 2.10.2025 13:16:00

Futbol dünyasının en tartışmalı ödül törenlerinden bir tanesi olan Ballon d’Or 2025, Ousmane Dembélé’nin kazanmasından sonra yine tartışmaların odak noktası oldu. İkinci sırada genç yıldız Lamine Yamal, üçüncü sırada ise Vitinha yer alması bu ödülün ne kadar adaletli bir oylama sonucunda verildiği ve oylama sırasında hangi parametrelere bakılmalı sorusunun ortaya çıkmasına neden oldu.

Ballon d’Or, kulüp başarıları ile bireysel performansı birleştiren Avrupa değil, Güney Amerika, Afrika ve Asya’dan futbolcuların da global bir vitrinde değerlendirildiği bir ödül olarak futbol dünyasındaki yerini aldı. Fransız dergisi France Football tarafından 1956'dan itibaren hayatımızda dâhil olan bu ödül, spor yazarları Gabriel Hanot ve Jacques Ferran tarafından tasarlanan ve 2006 yılına kadar yalnızca futbol gazetecilerinin oylarıyla kazananın belirlendiği bir ödüldü. Başlangıçta yalnızca Avrupalı ​​oyunculara verilen ödül 1995 yılından sonra Avrupa kulüplerinde aktif rol almış, kökeni ne olursa olsun tüm oyuncuları kapsayacak şekilde genişletildi. Ödül, 2007 yılında dünya çapında tüm profesyonel futbolcuların katılabildiği küresel bir ödül hâline geldi. Ayrıca millî takımların teknik direktörleri ve kaptanlarına da oy kullanma hakkı verildi.

2010 ve 2015 yılları arasında FIFA ile yapılan bir anlaşma sonucunda ödül, FIFA Yılın Oyuncusu ödülü ile birleştirildi ve FIFA Ballon d'Or olarak adlandırıldı. Bu ortaklık 2016 yılında sona erdi ve ödül Ballon d'Or'a geri dönerken, FIFA da kendi organizasyonu FIFA The Best ödülleri ile yılın oyuncularını ve takımını belirlemeye başladı. 2022'de France Football, Ballon d'Or oylamasının değerlendirme kıstaslarını değiştirdi. Bu değişiklik sonrasında ödüller, bir takvim yılı içerisindeki başarılar için değil, bir futbol sezonu takvimi içerisindeki başarılar ve FIFA Erkekler Dünya sıralamasındaki ilk 100 sırada bulunan her ülkeden bir temsilcinin yer aldığı, uzman gazetecilerden oluşan uluslararası bir jürinin ödülün sahibini seçmesi kararlaştırıldı. UEFA, 2024'ten beri Ballon d'Or organizasyonuna ortak oluyor ve burada FIFA’nın yerini dolduruyor. Fakat France Football oylama sistemini ve Ballon d'Or’un isim hakkını ve diğer ticari haklarını elinde bulunduruyor.

“En iyi futbolcu kimdir?” sorusunun cevabı yok

Futbolun takım oyunu olmasına rağmen, Ballon d’Or ödülü temelde; bireysel performansların takımlara olan etkisini, kararlı ve etkileyici karakteri, oyuncunun oyun imajını ve fair play ruhunu değerlendirme altına alıyor. Fakat futbolda "En iyi futbolcu kimdir?’’ sorusunun net bir cevabının olmaması; popülerlik, medya algısı ve aday gösterilen oyuncuların ülkesinin futboldaki gücü, sponsor firmaların reklam ve manipülasyonları başlangıçtaki en iyi performansı ödüllendirme noktasından çok daha uzak bir noktada ödülün konumlanmasına neden oluyor. Bunun yanı sıra bazı veri analiz kuruluşları (örneğin CIES), kendi istatistiklerine göre Yamal’ı öne çıkararak, “resmî seçim ile istatistiksel verilerin uyuşmadığı” eleştirisini getirmesi ödülü veren ve oy kullanan kişilerinde değer yargılarının sorgulanmasına neden oldu.

Uzun yıllar bu ödülün Messi ve Ronaldo tarafından domine edilmesi o dönemde de özellikle Messi’nin Barcelona’da takım arkadaşı olan Xavi, Iniasta ve Neymar’ın bu ödülü hak ettiği fakat Messi’nin bir marka olmasından dolayı bu ödülü kazanıyor tartışmalarına neden olmuştu. Bu noktada akıllara gelenler:

1996 – Matthias Sammer (Almanya, Dortmund)

Euro 96’yı kazandı ama bireysel performansı Zidane veya Ronaldo’nun sezonuna kıyasla daha zayıftı.

2003 – Pavel Nedvěd (Çekya, Juventus)

Juventus’u Şampiyonlar Ligi finaline taşıdı ama o yıl Zidane veya Thierry Henry’nin daha çok hak ettiği söyleniyordu.

2010 – Lionel Messi (Barcelona)

Dünya Kupası’nda Iniesta ve Xavi, Şampiyonlar Ligi’nde Sneijder çok öne çıkmıştı. Özellikle Sneijder’in Inter ile 3 kupa kazanıp ödül alamaması hâlâ en büyük tartışmalardan biridir.

2013 – Cristiano Ronaldo (Real Madrid)

Ribéry, Bayern Münih ile 5 kupa kazanmıştı. Ancak Ronaldo’nun Portekiz’i Dünya Kupası’na götürmesi sonrasında ödül ona gitti. FIFA’nın sonradan oylamayı uzatması da şüphe yaratmıştı.

2018 – Luka Modrić (Real Madrid / Hırvatistan)

Real Madrid ile Şampiyonlar Ligi kazandı, Dünya Kupası finaline çıktı. Ancak çoğu kişi Ronaldo veya o yıl inanılmaz performans gösteren Salah’ın ödülü hak ettiğini savundu.

2021 – Lionel Messi (Barcelona/PSG)

Copa América zaferi etkili oldu. Ancak birçok otoriteye göre o yıl tüm istatistiklerde olağanüstü olan Robert Lewandowski’ye verilmeliydi.

2022 – Karim Benzema (Real Madrid)

Aslında Benzema için fazla tartışma olmadı çünkü Şampiyonlar Ligi + La Liga dublesi ve büyük bireysel performans vardı. Ama bazıları “Liverpool’u sırtlayan Salah’ın hakkı yendi” dedi.

2023 – Lionel Messi (PSG/Inter Miami)

Dünya Kupası’nı kazanmasıyla aldı. Fakat Haaland’ın Premier League + Şampiyonlar Ligi zaferleri ve rekor golleri nedeniyle ödülün ona verilmesi gerektiğini düşünenler çoktu.

2000’li yılların başında Owen gibi odağı sadece futbol olan oyuncuların pek önemsemediği ve "Gérard Houllier beni arayıp 'Ballon d'Or'u kazandın' dediğinde, 'Bu ne, hoca?' dediği ya da Kaka gibi ‘Bu yıl Ballon d'Or'u kazanmamın üzerinden 10 yıl geçti ve Cristiano ya da Messi her kazandığında bu benim için iyi oluyor çünkü herkes benimkini hatırlıyor" yorumunu yaptığı bir ödül. Kısacası, Ballon d’Or’daki "adalet tartışmaları" esasen kriterlerin belirsizliği, popülerlik etkisi ve bazı futbolcuların göz ardı edilmesi üzerinden şekilleniyor. Futbolun geleceğini, değer yargılarını, yeni ikonlarını ve küresel yönelimlerini temsil eden; politika, sponsorluk, medya yönlendirmelerinden kendini kurtaramayan bir organizasyon olarak hayatımızda kalmaya devam ediyor.