26 August 2024

Beyoğlu Gümüşsuyu’nda sokak çiçekçileri bilmecesi

Beyoğlu Belediyesi, Gümüşsuyu'ndaki sokak çiçekçilerinin "çevreye kötü görüntü sunduğu" gerekçesiyle tezgâhlarını kaldırmak için harekete geçti. Belediye yetkilileri, esnaflar, mahalle sakinleri ve Çiçekçiler Federasyonu bu konu hakkında neler söylüyorlar, gelin birlikte bakalım.

Binlerce yıldır insan kültürünün bir parçası olan ve ruh hâlimizi onardığı bilimsel araştırmalarla kanıtlanan çiçekler, bu kez farklı bir haberle gündeme geldi. Beyoğlu Belediyesi, Gümüşsuyu'ndaki sokak çiçekçilerinin "kötü görüntü verdiği" gerekçesiyle tezgâhlarını kaldırmak isteyerek kamuoyunda tartışma oluşmasına vesile oldu.

Mahalle sakinleri, sanatçılar, esnaflar, ınfluencerlar ve sosyal medya kullanıcıları esnafın ekmeğiyle oynanmaması gerektiğini vurguluyor. Biz de tartışmalara neden olan bu konuyu İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Beyoğlu Belediyesi, mahalle sakinleri, sanatçılar ve Çiçekçiler Federasyonu’na sorduk.

Belediye kararsız, iki farklı sebep sunuluyor

Beyoğlu Belediyesi’nin çiçekçi tezgâhlarına yönelik hamlesi, tartışmaları beraberinde getirdi. Konuyla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beyoğlu Belediyesi yetkilileri iki farklı sebep öne sürdü. Beyoğlu Belediye basın danışmanı Ezgi Çapa, “O bölgede tente ile ilgili bir problem olduğunu duydum. İBB o yüzden müdahale etmiş” diyerek olayın İBB’nin inisiyatifinde olduğunu söyledi.

İBB adına açıklama yapan Özgür Altuncu ise bu konuda Çapa’nın aksine bir görüş belirtti. Belediyeye çiçekçiler tarafından işgaliye bedeli ödenmediğinin altını çizen Altuncu, “Bu konuda bizim bir tasarrufumuz olmadı. Gümüşsuyu’ndaki o yer, çiçek satıcıları için yasal değil. Yasal olan yer Taksim Meydanı” diyerek yer gösterdi. Altuncu, vatandaşları 1997 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bir iştirak şirketi olarak kurulan Bahçe Market’e yönlendirdi.

Yetkili isimlerden gelen açıklamalar sonrası Beyoğlu’nda tartışılan “çiçek satıcıları” konusu mahalle sakinleri ve sanatçıların da ana gündem maddelerinden biri oldu. Çiçek mevzusuna sadece “şehrin rengi” veya “estetiği” olarak bakılamayacağı, aynı zamanda ekonomik boyutunun da olduğu hatırdan çıkarılmaması gerekiyor.

“Oy verdiğim için pişman olmak istemiyorum”

Change.org’da kampanyayı başlatarak mahallede tartışılan bu konuyu Türkiye’nin gündemine getiren Beyoğlu müdavimi Sıla Nur Özer, mahalle sakinleri olarak çiçek satıcılarının yanında olduklarını ifade etti. Çiçek satıcılarından Nebiye isimli hanımefendinin kanser hastası olduğunu vurgulayan Özer, “Çiçekçiler kurallar çerçevesinde işlerini yapmaya devam edebilmeli. Mevcut belediye yönetimine oy verdiğim için pişman olmak istemiyorum” diyerek belediyeye olan bakış açısının ne denli etkilendiğini gözler önüne seriyor. Zira başka bir Beyoğlu sakini, Muhsin Kayar’la olan görüşmemizde kullandığı ifadeler de bu yönde.

Bir dönem İBBŞT Basın Danışmanı olarak görev yapan ve aynı zamanda Beyoğlu sakini olan Kayar da yetkililerin aklı selim bir karar alması gerektiğini savunuyor. Çiçek satıcılarının kent kültürü açısından önemine vurgu yapan Kayar, “40 yılı aşkın süredir eşime ve dostuma oradan çiçek alırım. Bu gelişme İstanbul’un mozaiğini bozmaya yönelik bir hamle. Çiçekçilere yönelik bir düzenleme yapılabilecekken kökten kaldırma girişimi hoş değil” diyor.

Kayar gibi 40 yılı aşkın süredir Beyoğlu Cihangir’de ikamet eden müzisyen, yazar ve yönetmen Mehmet Güreli de esnafın taleplerinin karşılanması gerektiğinin altını çiziyor. Güreli, “İstanbul’un kadim semtlerinden olan Beyoğlu’nun dokusunu bozacak, insanların huzurunu kaçıracak ve ekonomik anlamda zorluk yaşamasına sebebiyet verecek her türlü karardan uzak durulmalı” diyerek kutsal olan emeğin önemini yineliyor.

 “Mahalle kültürünün bir parçası”

Beyoğlu’na bağlı Çukurcuma’da ikamet eden ve “Türk Picasso” olarak anılan ressam Avni Akmehmetoğlu da konunun suhuletle çözüme kavuşması gerektiğine inananlardan. Akmehmetoğlu’na göre seyyar çiçek satan esnafın yanında durmalı ve onların çağrılarına ses verilmeli. Akmehmetoğlu, “Çiçekçiler, gülen yüzleri ve samimi duruşlarıyla mahalle kültürünün bir parçasıdır” diyor.

Film-San Vakfı Genel Müdürü ve Beyoğlu sakini Kıvanç Terzioğlu da Akmehmetoğlu gibi çiçekçilerin gülen yüzlerinin soldurulmaması gerektiğine inanıyor. Mahallenin rengi olan çiçek satıcılarının istek ve taleplerinin göz ardı edilmemesinin sosyolojik ve ekonomik yönden gerekli olduğunun altını çizen Terzioğlu, onlara uygun bir tezgâh tahsis edilmesinin gerekli olduğunu düşünüyor.

“Şehre renk kattığı göz ardı edilmemeli”

Belediye yetkilileri, semt sakinleri ve sanatçılardan sonra çiçekçilik sektörünü yaşatmak için mücadele eden Çiçekçiler Federasyonu da mahalle halkının serzenişlerinde haklı olduğunu ifade etti: “Beyoğlu Belediyesi bu kararından geri dönmeli. Türkiye genelinde binlerce seyyar çiçek satıcısı var. Bütün bunların ekmek teknesine kilit vurulma gibi bir senaryoyu düşünebiliyor musunuz? Belediye, mahalle sakinlerinin haklı serzenişlerine kulak kabartmalı. Çiçeğin şehre kattığı renk göz ardı edilmemeli.”

Toplumun farklı katmanlarında yer alan kişilerin ve kurumların görüşleri doğrultusunda sokak çiçekçilerinin tezgâhlarına yönelik müdahalenin toplumun her kesiminde rahatsızlık uyandırdığını söyleyebiliriz. Karar alma pozisyonunda olan yetkililerin yaşanılan olayı birbirlerine havale etmesi; mahalle sakinleri, esnaf ve sanatçıların "Sokak çiçekçiliği yaşatılmalı" çağrısına kulak tıkaması da üzerinde ayrıca düşünülmesi gereken bir konu olarak kamuoyunun gündeminde duruyor. Konunun nasıl bir formül ile çözüme kavuşacağı ise şimdilik belirsizliğini koruyor.

Podcast

19 December 2023
Doç. Dr. Hasan T. Kerimoğlu
Darbeler, İhanetler ve İsyanlar
28:19
0:01

Url kopyalanmıştır...