2005-2010, 2015-2022 ve 2022-2027 dönemleri Birleşmiş Milletler (BM) Uyuşturucu Kontrol Kurulu Üyesi ve önceki Başkanı olarak INCB 2024 Raporu’nu yayımladınız. Bilmeyenler için bu rapor nedir ve neden önemlidir?
Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu, 1961, 1971 ve 1988 Uyuşturucu ile Mücadele Sözleşmeleri uyarınca her yıl dünya ülkelerinin uyuşturucu arz ve talebi ile ilgili faaliyetlerini içeren bir rapor yayımlamak zorundadır. Bu kapsamda denetime tabii maddelerin yasal ve yasa dışı hareketlerini izler, olası tehditleri belirtir, hükûmetlere tavsiyelerde bulunur ve hangi maddelerin denetleme cetvellerine katılacağını belirler. Sözleşme hükümlerine ve tavsiyelere uymayan ülkelerle ilgili olarak Ekonomik ve Sosyal Konsey’e ambargo konulması için teklifte bulunur.
Raporun en dikkat çeken kısmı sentetik uyuşturucu kullanımının dünya çapında artış göstermesi oldu hiç şüphesiz. Siz bu artışı neye bağlıyorsunuz?
Eroin, kokain ve esrar gibi bitkisel kaynaklı, yani haşhaş, koka ve kenevir bitkisi ekimini gerektiren yasaklı madde üretiminin giderek zor, uzun ve pahalı olduğunu ifade edebiliriz. Ayrıca taşınmasının güçlüğü, güvenlik birimlerinin bu konudaki bilgi ve deneyiminin yüksekliği, benzer hatta daha güçlü etki gösteren ve tamamen kimyasal madde çıkışlı, ekim gerektirmeyen, laboratuvarlarda oldukça basit yöntemlerle üretilebilen sentetik maddelere geçilmesine yol açmıştır.
Sentetik uyuşturucuların doğal uyuşturuculardan daha zararlı olduğu biliniyor. Bu konuda mücadele aşamasında hangi yöntemler benimsenmeli?
Bu maddelerin sentezinde kullanılan kimyasalların bir bölümünün herhangi bir tıbbi ya da ticari değeri bulunmuyor. Buna karşılık önemli bir bölümünün ilaç yapımında ve boya, deri gibi sanayii dallarında yaygın kullanımı bulunuyor. Hangilerinin denetleneceğine dair listeler sürekli güncelleniyor ve ülkeler bu listeleri yakından izleyerek önlem alıyor. Bir yandan güvenlik birimlerinin bu maddeleri tanıma, diğer yandan kriminal laboratuvarların ileri teknolojiler kullanarak bunların analizini yapma konusunda kendilerini sürekli güncel tutmaları, henüz herhangi bir cetvelde yer almayan ancak uyuşturucu imalatında kullanıldığından şüphelendikleri maddelerin kimyasal yapılarını ve nerede, ne şekilde yakalandığını, diğer ülkeleri haberdar edebilmemiz ve cetvellere dâhil edebilmemiz açısından kurulumuza bildirmesi gerekiyor.
“Sentetik uyuşturucu konusundaki bilgiler sürekli güncel tutulmalı”
“Sentetik uyuşturucu endüstrisi nasıl çökertilebilir?” sorusuna da yanıt aranıyor. Sizin bir fikriniz var mı?
Bu konudaki bilgiyi sürekli güncel tutarak, kurul ve diğer BM organları tarafından yürütülen eğitimlere ve projelere aktif biçimde katılarak, eğitilen personelin bilgisini ülke içindeki diğer profesyonellere aktararak mücadeleye katkıda bulunabiliriz. Ancak bir çökertme olacağını öngörmüyorum.
Metamfetamin kaçakçılığında yaşanan artış ve Türkiye’nin uyuşturucu ticaretinde transit bölge görevi gördüğü ayrıntısı da raporda yer almış. Bu tam olarak ne anlama geliyor?
Metamfetamin hızla bağımlılık yapan bir kimyasal madde. Şimdilerde dünyanın farklı ülkelerinde yasa dışı üretimi ve kaçakçılığı yapılmakla birlikte bizi Afganistan’da, Taliban sonrası düşen eroin imalatının yerine geçen üretim ciddi biçimde ilgilendiriyor. Çünkü Afgan metamfetamini İran üzerinden Türkiye’ye buradan da Avrupa ülkelerine taşınıyor. Her transit ülke bir noktada kullanıcı da olur. Öte yandan Irak, Suriye ve Lübnan’da yasa dışı olarak üretilen Captagon’un da içeriğinde metamfetamin ve diğer amfetamin türevlerinin bulunduğu unutulmamalı.
Türkiye’de ele geçirilen eroin miktarında azalma yaşadığını görüyoruz. Bunun temel sebebi nedir?
Taliban yönetimi ile birlikte haşhaş ekimi yasaklandığından köylü bir başka maddenin üretimine geçti.
Bu konuda istatistik verebilir misiniz?
Mesela 2023'te 13,7 milyon “captagon” tableti ele geçirilmiş ancak bu sayı bir önceki yıla göre azalmış. Ele geçirilen eroin miktarında da 2021'de 22,2 tondan 2022'de 8 tona olmak üzere %64’lük bir düşüş bildirilmiş. Ele geçirilen eroin miktarındaki bu düşüş Taliban’ın Afganistan'da afyon üretimini yasaklamasının bir sonucu olabileceğinden, Avrupa ülkelerinin bu yasağın sentetik opioidlerin kullanımına katkıda bulunan koşullar yaratabileceğinin farkında olması gerekiyor.
Devletler ve kurumlar bir dizi mekanizma oluşturmuş olsa da artan yasa dışı sentetik uyuşturucu tehdidine karşı yeterince hazırlıklı olmak için kapsamlı ve koordineli bir stratejiye ihtiyaç duyuluyor öyle değil mi?
Doğru. Toplumların korunması amacıyla daha kapsamlı ve tutarlı laboratuvar testleri yapılması, bilgi paylaşımının geliştirilmesi ve sentetik uyuşturucu şebekeleri, yöntemleri ve operasyonlarının doğası hakkında daha kapsamlı istihbarat bilgisi elde edilmesi elzem. Daha güçlü özel sektör-kamu ortaklıkları, e-ticaret siteleri ve platformlarındaki suç faaliyetlerini tespit etmede işe yarayabilir; eyleme geçilmesini hızlandırabildiği gibi, bu istihbaratın ilgili makamlarla paylaşılması kolluk kuvvetlerini daha aktif bir rol almaya teşvik edebilir. Hükûmetler tarafından yürütülen kamuoyu bilinçlendirme kampanyaları sentetik uyuşturuculara yönelik talebin azaltılmasına ve sentetik uyuşturucuların kötüye kullanımı ve aşırı doz riskinin azaltılmasına yardımcı olabilir. Yasa dışı sentetik uyuşturucu endüstrisi hızla gelişmeye devam ederken, ele alınması gereken yeni ve acil zorluklar bulunmaktadır. Aksi takdirde suç aktörleri mevzuat boşluklarından yararlanmaya ve insanlara büyük zarar veren yeni sentetik maddeler üretmeye devam edecektir. AB üyesi devletler birlikte çalışarak, yasa dışı uyuşturucu üretimi, kaçakçılığı ve tüketimi gibi son derece karmaşık durumlara karşı etkili tedbirler alabilirler.
“Bazı kimyasalların sentez teknikleri için yapay zekâ desteği alınabiliyor”
AB ülkeleri tarafından uyuşturucuya mücadele konusunda etkili tedbirlerin alındığını görüyoruz ancak kimi zaman teknolojik gelişmeler bu tedbirleri boşa çıkarabiliyor. Mesela yapay zekâ ile uyuşturucu yapıldığı ve yeni maddelerin üretildiği de raporda yer alıyor. Buna dair neler söylersiniz?
Hangi kimyasalın beyindeki hangi bölgeyi etkilediği moleküler düzeyde biliniyor. Benzeri kimyasalların yapısı ve sentez teknikleri için yapay zekâ desteği alınabiliyor.
Bağımlılıkla mücadelede en etkili yöntemler hangileridir?
Çağdaş yöntemlerle önleme yapmakta, yine aynı şekilde çağdaş yöntemlerle bağımlı tedavi etmekte.
Tüm hastaların, her yerde ve her zaman, uluslararası kontrol altındaki ilaçlara ve uyuşturucu kullanım bozukluklarının tedavisine erişiminin sağlanmasının sağlık hakkının bir parçası öyle değil mi?
Elbette. İnsan haklarına saygı, ilaç kontrol sözleşmelerinin doğasında bulunur ve bu sözleşmelerin uygulanması için bir ön koşuldur. INCB insan haklarının uyuşturucu politikalarının geliştirilmesi ve uygulanmasına dâhil edilmesi için defalarca çağrıda bulunmuştur. İnsan hakları yükümlülükleri aynı zamanda uyuşturucu kullanan kişilere karşı eşitliğin ve ayrımcılık yapılmamasının teşvik edilmesini, keyfi tutuklama ve gözaltının yasaklanmasını, uyuşturucu ile ilgili suçlarda adil yargılanma hakkını, orantılılık ilkesini ve her türlü zalimane ve insanlık dışı cezaya karşı korumayı da kapsamaktadır.
Uyuşturucu bağımlılığına dair gelecekte daha fazla farkındalık yaratmak için hangi adımların atılması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Hamile kadınlardan başlamak üzere önleme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, tedavi olanın yeniden başlamaması için sosyal destek verilmesi gerekiyor. Bu konularda dünya genelinde pek çok başarılı uygulama bulunuyor.
Son olarak Türkiye'nin uyuşturucu ile mücadele politikası hakkında neler söylersiniz?
Arzla mücadelemizin dünya ülkeleri tarafından her zaman takdir edildiğini biliyoruz. Bununla birlikte aynı yaklaşımı taleple mücadeleye de göstermemiz gerekiyor.