
O artık bizden biri: Evgeny Grinko
Yorumladığı "Uzun İnce Bir Yoldayım" adlı eserle Türk müzikseverlerin gönlünde özel bir yer edinen dünyaca ünlü piyanist Evgeny Grinko, Bostancı Gösteri Merkezi’nde unutulmaz bir resital sundu. Konserde Türkçe konuşan Grinko, ülkeye ve vatandaşlara olan sevgisini sık sık yineledi.
Bugüne dek Türkiye’de 30’dan fazla şehirde yüzbinlerce müzikseverlerle buluşan Evgeny Grinko, BGM’de hafızalardan silinmeyecek bir konsere imza attı. Türkiye turnesinin son dinletisinde dünyaca ünlü Rus sanatçıya sahnede çelloda Yana Chekina, violada Pavel Matckevich, akordeonda Liza Vinnikova ve kemanlarda Anna Romanova ile Mathilde Marsal eşlik etti.
Grinko, meslektaşları Allen Hulsey, Farid Farjad, Halsey, Nico Ruiz ve Alexandra Stan gibi "Türkiye’ye gönül vermiş" bir sanatçı olarak dikkat çekiyor. Grinko, “Türkiye’de dolaşmak ve sahneye çıkmak her yönden çok cazip. Türk seyircisinin tutkusunu, sıcaklığını ve heyecanını seviyorum” sözleriyle Türkiye’ye ve yurdumuzun insanına olan sevgisini dile getirdi.
Türkiye’deki ilk konserini 2013 yılında ROXY’de veren sanatçı ülkemize gide gele dünya üzerindeki diller arasında öğrenilmesi "zor" olarak gösterilen Türkçeyi online Türkçe kursları sayesinde büyük ölçüde öğrenmiş. Konserin başlangıcında, ortasında ve sonunda Türkçe açıklamalarda bulunan sanatçı, seyircilerin ne dediklerini ve reaksiyonlarını da rahatlıkla algılayabiliyor.
Öyle ki seyircinin sahne ile en çok bütünleştiğini hissettiği anda "Uzun İnce Bir Yoldayım"ı çalmaya başladı. O esnada salonu dolduran binlerce sanatsever telefonlarının kameralarına yönelerek bu unutulmaz anı kayıt altına aldı. Ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgiyi salonu dolduranlara bir kez daha hatırlatan sanatçı, Aşık Veysel’in ölümsüzlüğünü ve zamansızlığını da bir kez daha hatırlatmış ve kanıtlamış oldu.
Ruha dokunan o eser: "Melting"
Bir buçuk saat boyunca enerjisini hiç kaybetmeden kendisini dinlemeye gelenlerle müthiş bir bağ kuran Grinko, "Melting" adlı yeni çalışmasını da ilk kez çaldı. M. Ficino’ya göre, melankolikler yeni bir soluğa gereksinim duyarlar. Müzik, melankoliklerin yitirdiği bu soluğu getirir. Müziğin titreşimleriyle tinselleşen, yücelen hava yeni bir niteliğe dönüşür. İnsana yeni uyarımlar verir. Müziğin titreşimleriyle değişen hava beden, aklı, heyecanları, tüm ruhu etkiler. Tinsel/ruhsal yenilenme olur. İşte Grinko’nun "Melting" adlı eseri de bu noktada hiç farkında olmadan bu görevi üstlenmişe benziyor.
Ayrıca kişinin gözlerini yummasının ardından dinlemeye başladığı bu eser; bir uçurumun kenarında denizin sesiyle geçmişi yâd etmekle geleceği düşünmek arasında sıkışıp kalmış bir insanın yaşantısını göz önüne getirmeye ve zihnin insana oynadığı oyunları görmeye olanak sağlıyor.
"Savaş son bulsun" çağrısı
Eserlerinde ve söyleşilerinde müziğin birleştirici ve barıştırıcı gücünden faydalanılması gerektiğini sık sık vurgulayan sanatçı, Rusya ile Ukrayna arasında 24 Şubat 2022 tarihinde başlayan savaşın bitmesini istediğini de eserleri ve vücut dili aracılığıyla dünyaya haykırdı. Çünkü o da çok iyi biliyor ki; “Müzik evrenseldir. Müzik hissetmektir. Aracısı, çevirmeni olmayan büyük bir dildir…”
Duygusal melodilerin usta ismi, barış çağrısının İstanbul semalarından tüm dünyaya yayılmasının ardından Türkiye’de milyonlarca kez dinlenen "Vals" adlı eseri ile büyülü, asil ve naif bir şekilde İstanbul seyircisine şimdilik veda etti. Bu şarkıyı bir kez daha canlı dinledikten sonra, "Yalnızca kulaklarınla ve gözlerinle değil, berrak bir zihin ve şefkatli bir kalple de dinle. Muhatabının anlaşılmak için sessiz haykırışını duy. İnsan işte bu beş seviyede; kulak, göz, kalp, zihin ve ruhu dinlemekle muhatabını tam manasıyla anlar ve ruhuna dokunur..." demeden de kendimi alamadım.
24 Aralık’ta İstanbul’da bir mekânda özel bir yılbaşı konseri vermek üzere şehre yine gelecek olan Grinko, 2025’in ilk günlerinde Çanakkale ve Diyarbakır’ı da ziyaret edeceği mini bir turne ile Anadolu insanıyla da kucaklaşacak.

Sesler ve Ezgiler
“Sesler ve Ezgiler” adlı podcast serimizde hayatımıza eşlik eden melodiler üzerine sohbet ediyor; müziğin yapısına, türlerine, tarihine, kültürel dinamiklerine değiniyoruz. Müzikologlar, sosyologlar, müzisyenler ile her bölümü şenlendiriyor; müziğin farklı veçhelerine birlikte bakıyoruz. Melodilerin akışında notaların derinliğine iniyoruz.

Darbeler, İhanetler ve İsyanlar
Osmanlı Devleti'nden Türkiye Cumhuriyetine miras kalan darbeci zihniyete odaklanarak tarihi seyir içerisinde meydana gelen darbeleri, ihanetleri ve isyanları Doç. Dr. Hasan Taner Kerimoğlu rehberliğinde değerlendiriyoruz.