12 March 2025

Feza Ünlüustaoğlu: “Kitaplar benim dünyam oldu”

Cihangir’de yeni açılan Bookbar okurları kitaplarla buluşturmakla kalmıyor, çeşitli etkinliklerle bir araya getirmeyi de amaçlıyor. Feza Ünlüustaoğlu, “Kitaplar benim dünyam oldu” diyerek, bu dünyayı başkalarına da gösterme isteğiyle Bookbar’ın kapılarını okurlara ve Tercüman'a açıyor.

Kitapçılar benim için birer sığınak, hatta bir ev gibi. Dünyanın neresine gidersem gideyim, kendime mutlaka o şehrin kitapçılarında vakit geçirecek bir alan yaratıyorum. Kitaplar, yalnızca raflarda duran nesneler değil; her biri, insanlara yeni bir bakış açısı kazandıran, farklı dünyaların kapısını aralayan araçlar. Kitapçılar da sadece kitap almak değil, bir deneyim yaşamak ve yeni keşiflerde bulunmak için gidilen yerler.

İstanbul Cihangir’de yeni açılan Bookbar da tam olarak böyle bir mekân. Okurları yalnızca kitaplarla buluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda çeşitli etkinliklerle bir araya getirmeyi amaçlıyor. Feza Ünlüustaoğlu, “Kitaplar benim dünyam oldu” diyerek, bu dünyayı başkalarına da açma isteğiyle Bookbar’ı kuruyor. Okurları, kitaplarla ve yazarlarla farklı bir deneyim yaşamaya davet ediyor.

Bookbar: Kitapçıdan daha fazlası

Bookbar’da her şey, okurun deneyimini ön planda tutmak için tasarlanmış. İçeri adımınızı atar atmaz fark edeceğiniz ilk şey, sakin ama bir o kadar da davetkâr bir atmosfer. Raflarda dizili renk renk kitaplar ile taze kahve kokusu adeta birbirine karışarak sizi içeri çekiyor. Arka tarafta büyük bir masa, rahat oturma köşeleri, duvarlardaki tablolar ve loş ışık, kitaplarla baş başa kalmanın ne kadar keyifli olabileceğini hissettiriyor.

Kitapların arasında kaybolurken, aynı zamanda bir etkinliğe ya da yaratıcı bir atölyeye katılarak gününüzü zenginleştirme fırsatı da bulabiliyorsunuz. “Bir kitap evi açıp da sadece kitap satmak olmazdı,” diyor Feza Hanım. Bu yüzden Bookbar, yalnızca kitap satılan bir yer olmanın ötesinde, insanların buluşma ve etkileşim noktası. “İnsanlar buraya geldiğinde, kitaplar hakkında sohbet etmek, yazarlarla tanışmak, farklı hayatları keşfetmek için bir araya geliyorlar,” diyerek bu mekânın, insanlara ait olduklarını hissettiren bir alan olmasını arzuladığını dile getiriyor.

Ayrıca genç yazarlara ve kadınlara destek vermeyi özellikle önemsiyor. “Yeni yazarlara destek olmak istiyorum, çünkü o yazarlara bir şans vermek, onları tanımak, onların sesini duyurmak çok önemli,” sözleriyle Bookbar’ın kitap seçkisini ve etkinliklerini bu hassas yaklaşımla şekillendirdiğini gösteriyor.

“Annemin kaybından sonra kitaplara sığındım, kitaplarla iyileştim”

Feza Hanım, kitaplarla ilk kez lise yıllarında tanışmış ama üniversite sonrası yaşadığı bir kayıp, onu kitaplara daha da yaklaştırmış. “Annemin kaybından sonra kitaplara sığındım, kitaplarla iyileştim” diyor. Kitaplar, Feza Hanım için sadece eğlence değil, aynı zamanda bir iyileşme aracı olmuş. Bugün de bu deneyimi başkalarına sunmak istiyor. İnsanlar sadece kitap almakla kalmasın, kitaplar hakkında sohbet etsinler, yazarlara sorular sorsunlar, kendi fikirlerini paylaşsınlar, kendilerini bulsunlar.

Feza Hanım’ın favori kitapları, onun derin okuma alışkanlıklarını ve edebiyat dünyasına bakışını gözler önüne seriyor. Kürk Mantolu Madonna Feza Hanım için sadece bir kitap değil, bir yolculuk. “Sabahattin Ali’nin bu kitabı benim için çok özel. Bir insanın kaleminden çıkan böylesine bir duygusal derinlik beni gerçekten etkiledi” diyor.

Bu noktada, Feza Hanım’la benzer duyguları paylaşıyoruz. Defalarca okuduğum bu kitap her seferinde beni de derinden etkiliyor. Sabahattin Ali’nin böylesine bir derinliği ve karmaşıklığı bu denli sadelikle ifade etmesi gerçekten hayranlık uyandırıcı. Aynı şekilde, İklimler adlı kitap da Feza Hanımın favorileri arasında. “İklimler çok ilginç bir kitaptı. Beni bambaşka bir yere götürdü” diyerek, bu kitabın ona kazandırdığı bakış açısını anlatıyor. Benim de çok sevdiğim İklimler, aşkı ve onun farklı halleriyle ilgili gerçekçi bir bakış sunan nadir eserlerden biri.

“Kitabın dokusunu hissederek, o sayfaları çevirerek okumayı seviyorum”

Kitapçı açmak, özellikle dijital çağda büyük bir risk gibi görünebilir. Ama Feza Hanım, kitapları dijital ortamda okumak yerine, onları elinde tutmanın, koklamanın, bir kitapçıda gezmenin bambaşka bir deneyim olduğunu düşünüyor. “Dijital okuma iyi olabilir, ama ben kitabın dokusunu hissederek, o sayfaları çevirerek okumayı seviyorum” diyor. Uzun zamandır e-kitap okuyucu kullanıyor olsam da Feza Hanım’a katılmamak mümkün değil. E-kitap okumanın avantajları olsa da bir kitabın dokusunu hissetmek bambaşka bir duygu. Ayrıca, kitapçı gezmek ve kitapların arasında kaybolmak da ayrı bir deneyim.

Feza Hanım’a göre, bir kitapçı sadece kitap almak için gidilen bir yer değil, aynı zamanda bir deneyim yaşamak için de tercih edilen bir mekân olmalı. “Burada insanlar kitabı sadece almakla kalmıyor, aynı zamanda yeni kitaplar keşfediyorlar, bambaşka bir dünya buluyorlar” diyor.

Bookbar’ın geleceği: Yeni Fırsatlar ve hedefler

Feza Hanım, dijitalleşmenin getirdiği yalnızlıkla mücadele etmek için Bookbar gibi yerlerin önemli bir çözüm sunduğunu düşünüyor. “Teknolojiden uzaklaşmak için kitaplar çok önemli. İnsanlar buraya gelip, sosyal medya ve dijital dünyadan uzaklaşıp, bir arada vakit geçiriyorlar” diyor.

Kitap okuma alışkanlıklarını yeniden canlandırmak ve insanların daha fazla etkileşimde bulunmalarını sağlamak Feza Hanım’ın en büyük hedeflerinden biri. Gelecekte Bookbar’ı daha da büyütmeyi planlıyor. “Eğer her şey yolunda giderse, başka şubeler açmak isterim. Hedefim, başta şehrim Adana olmak üzere başka şehirlere de şubeler açmak” diyor. Şu anda başladığı bu yolculuğun gelecekte nasıl şekilleneceği konusunda oldukça heyecanlı.

Feza Hanım’ın yarattığı bu özel mekân, kitaplarla iç içe bir dünyayı keşfetmek isteyen herkes için mükemmel bir yer. Hem okumak için şahane bir alanları var hem de çok lezzetli kahveleri. Eğer siz de kitapların büyüsüne kapılmak ve bu dünyayı daha yakından deneyimlemek isterseniz, Bookbar’a uğramak için daha fazla beklemeyin derim. Umarım Bookbar gibi mekanların sayıları artar ve bu özel alanlar her koşulda varlıklarını sürdürmeye devam eder.

Podcast

19 December 2023
Doç. Dr. Hasan T. Kerimoğlu
Darbeler, İhanetler ve İsyanlar
28:19
0:01

Url kopyalanmıştır...